INFINITI Cenevre Fuarında yenilenen Q50 ile ERS teknolojili Q60 Project Black S’i sahneye çıkardı; ProPILOT, DAS ve F1 esintili performans öne çıkıyor.
INFINITI Cenevre Fuarında, 2017 boyunca showroom’lara taşınacak yenilenen Q50’nin dünya prömiyerini yaparken, markanın Formula 1’den ilham alan performans vizyonunu Q60 Project Black S konseptiyle geniş kitlelere gösterdi. Premium sedan safkanlığı ile ileri sürüş desteklerini birleştiren Q50; omurgayı destekleyen yeni koltukları, malzeme kalitesi yükseltilmiş kabini ve ProPILOT altyapısını ilk kullanan INFINITI modeli oluşuyla öne çıkıyor. INFINITI Cenevre Fuarında yıldızlaşan diğer model Q60 Project Black S ise ERS (Energy Recovery System) destekli çift hibrit performans yaklaşımıyla pist teknolojisini günlük hayata taşımanın yollarını arıyor.
Yenilenen Q50: Daha rafine iç mekân, daha keskin bakışlar
INFINITI Cenevre Fuarında tanıtılan Q50’nin dış tasarımında çift bombeli ön ızgaranın derinliği artırılarak markanın “ikiz kemer” imzası daha heykelsi bir hâle getirilmiş. Yeni LED farlar, INFINITI’nin ikonik “insan gözü” formunu görünür kılarken, daha ince tasarlanan arka LED far grubu Q60 Coupé’den alınan ışık imzasıyla sedanın görsel zarafetini güçlendiriyor. Kabinde ise omurgayı destekleyen yeni koltuk mimarisi uzun yol konforunu artırıyor; kapı içlerinden orta konsola kadar hissedilen malzeme kalitesi yükseltilmiş.
ProPILOT ve ikinci nesil DAS: Otonomiye giden yolda ilk adım
INFINITI Cenevre Fuarında sahneye çıkan Q50, markanın gelecekte tüm sürücü destek sistemli modellerinde üzerine inşa edeceği ProPILOT platformunun ilk kullanıcısı. Bu altyapı; şerit takibi, hız ve mesafe yönetimi gibi işlevleri bir çatı altında toplayarak yüzde 100 otonom sürüşe doğru atılan mühendislik adımlarını tek bir yazılım-ekosistemde birleştiriyor. Q50 aynı zamanda otomotiv sektöründe drive-by-wire direksiyon teknolojisini ilk sunan model olarak bilinen Direct Adaptive Steering’in (DAS) ikinci neslini barındırıyor. Elektronik sinyallerle tekerlek açılarını yöneten DAS, klasik mekanik sapmaları filtreleyerek daha net tepki, daha az titreşim ve kişiselleştirilebilir direksiyon hissi sağlıyor. INFINITI Cenevre Fuarında verilen mesaj net: Q50, “Lüks” ve “Spor” gövde seçenekleriyle hem rafine sürüş hem de çevik direksiyon arayanlara hitap ediyor.
Q50’de iki karakter: “Lüks” ve “Spor”
INFINITI Cenevre Fuarında sergilenen Q50, karakteri belirgin iki çizgiyle geliyor. “Lüks”, sessizlik, titreşim izolasyonu ve yumuşak koltuk dolgusu gibi konfor odaklı iyileştirmeleri bir araya getiriyor. “Spor” ise daha dinamik tampon tasarımları, gövdeye daha iyi oturan jant-lastik kombinasyonları ve daha çevik direksiyon ayarlarıyla sedanın atletik yönünü vurguluyor. Her iki çizgide de ProPILOT’ın sunduğu destek sistemleri sürüş güvenliğini yukarı taşıyor; ikinci nesil DAS ise şehir içinden otoyola farklı senaryolarda sürücünün tercih ettiği direksiyon hissini koruyor.
Q60 Project Black S: F1’den gelen ERS ile anlık tork, gecikmesiz ivmelenme
INFINITI Cenevre Fuarında meraklı bakışları üzerine toplayan Q60 Project Black S, markanın motorsporlarıyla kurduğu teknolojik köprünün vitrini. Titanyum egzoz, ultra hafif 21 inç jantlar, yüksek performans lastikleri ve karbon fiber aerodinamik gövde kiti; mat gri-siyah dış renk ile birleşip agresif fakat rafine bir siluet yaratıyor. Asıl devrim ise kaputun altında: ERS destekli çift-hibrid güç aktarımı, ödüllü çift turbo 3.0 litrelik V6 ile birlikte çalışıyor. Sistem; kinetik enerjiyi iki motor-jeneratör ünitesi (MGU) üzerinden geri kazanıp akü paketinde depoluyor ve hızlanma anında elektrik desteğiyle anlık yaklaşık yüzde 25 tork artışı sağlıyor. Böylece turbo gecikmesi hissedilmeyecek ölçüde minimize edilirken, ivmelenme “doğrusal” ve kesintisiz bir karaktere kavuşuyor. INFINITI Cenevre Fuarında paylaşılan bu felsefe, pistte doğan teknolojilerin yol otomobillerine güvenli ve ölçeklenebilir biçimde aktarılmasına yönelik bir prova niteliği taşıyor.
Q60 ailesinin motorları: VC-Turbo’dan 405 hp V6’ya
Q60’ın seri üretim motor gamında iki kritik seçenek bulunuyor. 2.0t’de görev yapan VC-Turbo, dünyanın ilk değişken sıkıştırma oranlı dört silindirli turbo motoru olarak 211 hp güç üretiyor ve verimlilik-performans dengesini optimize ediyor. Q60S 3.0t ise çift turbo beslemeli V6 ile 405 hp’ye ulaşıyor; gaz tepkileri ve orta-üst devir çekişiyle coupé gövdeye yakışan hızlanma sağlıyor. INFINITI Cenevre Fuarında vurgulandığı gibi Project Black S, bu V6 mimariyi ERS ile destekleyerek konsept aşamasında performans vizyonunu bir üst seviyeye taşıyor.
INFINITI Cenevre Fuarında markanın tasarım dili: İnsan gözü imzası ve kaslı duruş
Gerek Q50’nin “insan gözü” LED farları, gerek Q60’ın daha ince çizgili LED arka stopları, INFINITI’nin yüz ifadesini keskinleştiriyor. Çift bombeli ızgara (double-arch) ve güçlü omuz çizgileri, modellerin pist kökenli özgüvenini yola taşıyor. INFINITI Cenevre Fuarında, bu imza detayların sade fakat sofistike bir premium algı oluşturduğu görülüyor: bir bakışta tanınabilir kimlik, her modelde tutarlı bir şekilde korunuyor.
Sürüş desteklerinde geri bildirim odaklı yaklaşım
ProPILOT altyapısının Q50’de sahneye çıkması, INFINITI’nin sürücü desteklerinde “insan merkezli” yaklaşımını güçlendiriyor. Şerit takip, uyarlanabilir hız kontrolü ve şerit ortalama gibi işlevler, ikinci nesil DAS’ın filtrelenmiş direksiyon geri bildirimiyle uyum içinde çalışıyor. INFINITI Cenevre Fuarında altı çizilen nokta şu: sistemler sürücünün yerini almak için değil, sürücünün yükünü azaltıp güvenlik payını artırmak için var.
Piston Kafalar yorumu
F1’den gelen ERS ile “gecikmesiz tork” fikri, performans tutkununu tam kalbinden vurur. Q50’nin ProPILOT + DAS ikilisi ise günlük hayatta “yorgunluk alıcı” gibi çalışıyor. Peki, sen hangisini garajda görmek isterdin: teknolojik sedanın rafineliğini mi, yoksa Black S’in pist ruhunu mu? Yorumlarda buluşalım. 👇
Son söz: INFINITI Cenevre Fuarında iki uç aynı noktada buluşuyor
Marka, INFINITI Cenevre Fuarında bir yandan Q50 ile premium konfor ve sürüş desteğini rafine ederken diğer yandan Q60 Project Black S ile pist teknolojisinin yol otomobiline adaptasyonunu cesurca gösteriyor. Omurgayı destekleyen koltuklar ve zenginleştirilmiş malzemeler günlük kullanım kalitesini artırırken; ProPILOT ve ikinci nesil DAS, sürüş güvenliğini ve yorulmadan ilerlemeyi destekliyor. Q60 tarafında ise ERS ile “anlık tork” yaklaşımı, elektrifikasyonun performans dünyasında nasıl değer üreteceğine dair güçlü bir ipucu. Kısacası INFINITI Cenevre Fuarında, aynı sahnede hem rafine lüksü hem yarış genlerini bir araya getiriyor ve 2017’nin geri kalanına iddialı bir açılış yapıyor.
